Thomas Alan Waits 1949 California doğumlu bir müzisyen. İrlanda, İskoçya ve Norveç kanlarının bütünleşmesiyle hayata kendine özgü bir bakış açısına sahip müzisyenin dünya çapında çok büyük bir hayran kitlesi var.
Müziğe önceleri söz yazarak başlayan Tom Waits daha sonra komşusunun piyanosunda kendi kendine piyanoyu öğrendi. Arkasından gazete dağıtarak biriktirdiği paralarla aldığı Gibson'la da gitar çalmayı öğrendi ve sonunda yazdığı sözlere eşlik edebileceği müzik aletine kavuştu.
San Diego'da bir barda şovlar arasında çalarak başlayan sahne hayatı Herb Cohen'in onu keşfetmesiyle 22 yaşında başladı. Çıkardığı ilk iki albüm o dönemde fazla olumlu tepki almadı çünkü müziğin değişmesi gereken yönü gösteriyordu ve değişim sancılarını kimse sevmiyordu. Bu noktada Francis Ford Coppola'nın yönettiği "One From The Heart" filmi için yaptığı müzikler onun nefes almasını sağladı çünkü dilediği müziği yapmakta özgürdü. Arkasından gelen evlilik ve bunun müziğine etkisi Waits'in hayatında mihenk taşlarıdır.
Tom Waits 1980'lerin ortasından itibaren folk ve caz kökeninden bir nebze uzaklaştı ve kendi tarzını daha açık ortaya koydu. Onun müziği belki de popüler radyolarda çalınan ilk "farklı" müzikti. Bu müzik onu gitgide tüm dünyanın gözleri önüne taşıdı ve bugün 23 solo albümlük inanılmaz bir kariyerden sonra 3 disklik yeni albümüyle karşımızda.
Albümde daha önceki albüm ve plaklarında yer alan 26 eski çalışmanın yeniden yorumlanması ve düzenlenmesi haricinde 30 yeni çalışma bulunuyor. Albüm 3 disk ve diskler arasında bakış açısı farkı da mevcut. Brawlers adlı ilk diskte blues etkisi çok açıkça görülüyor. Hatta dinlerken arkadan gelen yoğun viski kokusunu bile duymanız mümkün. Bawlers aslı ikinci diskte ise metamorfoza uğramış folk altyapısı ve insanı aşık ederken hayata küstürebilecek kadar tehlikeli baladlar var. Disk 3 Bastards'a geldiğimizde ise Tom Waits'in bilinçaltıyla karşılaşıyoruz. Garip vokaller, alabildiğince deneysel bir bakış açısı ve Waits'in hayal gücü birleşince ortaya ürperten bir sonuç çıkıyor. Açıkçası Tom Waits'in dikkatini çeken her sesi veya vokali kullanma isteği bazen çok garip sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Bastards'da bunu açıkça görebiliyoruz.
Ancak sonuç olarak şunu söylemek gerekir ki Tom Waits her zaman olduğu gibi sözünde duruyor ve bize bilmediğimiz bir şeyler söylüyor. Daha önce duymadığımız, belki de kimsenin bize söylemeye cesaret edemediği gizleri açıklıyor. Albümü toplu olarak 1 kere dinlemek zaten bir hayli zaman alıyor ancak 2 kere dinleyince aslında daha da fazla dinlemek gerektiği anlaşılıyor.
Road To Peace
You Can Never Hold Back Spring
Tom Waits
Linkler Anti Records'un sitesinden alınmıştır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder