Dominik Eulberg Almanya'nın en önde gelen minimalist elektronik müzik prodüktörlerinden biri. 1978 doğumlu prodüktör her ne kadar fazla göz önünde bulunmayı sevmese de gerek prodüksiyonları, gerekse düzenlemeleri ile her zaman dikkat çekiyor ve kendini belli ediyor.
Doğa sevgisi sebebiyle Almanya'nın büyük şehirlerinden kaçıp İsviçre'de Bonn'a yerleşen Dominik, burada biyoloji ve coğrafya ile ilgileniyor. Hatta zaman zaman doğal park bekçiliği bile yapıyor. Ancak zamanının asıl kısmı her zaman olduğu gibi müziğe adanmış durumda.
Dominik Eulberg, 2004 yılında yine Traum'dan çıkardığı "Flora & Fauna" adlı albümden sonra 2. albümünü çıkarmak için hiç de acele etmedi. Bu çıkardığı albümde de aslen eskiden plak olarak yayınladığı çalışmaları bulmak mümkün. Albüm 21 çalışmadan oluşuyor ve bunların 10 tanesi çalışmalar arası geçiş pasajları. Albümde 11 parça var demek daha doğru olur bu sebeple. Şimdi de sırayla bunların bir üzerinden geçelim.
2) Afraid Of Seeing Stars - Destansı bir alt melodinin üzerine yerleştirilen kendinden emin güçlü vuruşlarla başlıyor. Vokal geldiğinde ise Move D ve Pete Namlook'un çalışmalarında kullandığı stile çok benziyor. Derin ve buğulu bir ses eko ile birleşiyor ve çok etkileyici. Albüm için etkileyici bir başlangıç.
4) Adler - Destansı melodilere albüm genelinde rastlayacığımızı düşündürüyor yine benzer bir başlangıç. Bu çalışmada vuruşlardan önce giren üst melodi ise eğlenceye hazırlıyor. Vuruşlar geliyor ve önümüzdeki dönemde setlerde sıkça duyacağımız bir parçaya şahit oluyoruz. Çok yakında yeni düzenlemeleri de çıkabilir.
6) Klangteppichverleger Wolle - Doğrudan güçlü vuruşlarla giriyor. Vuruşların yapısı eski uplifting house çalışmaları andırıyor. Fonda yine etkileyici bir uzay melodisi var. Hareketli ve güzel bir tech house. Uplifting yapısı sebebiyle insanı yerinden kaldırıyor.
8) Die Alpenstrandlaufer Von Spiekeroog - Güzel bir klavye melodisi ile başlıyor fonda baslarla. Bu girişle Kraftwerk melodilerini andırıyor. Güçlü vuruşların girmesiyle tech house şekilleniyor. Albümün şu ana kadarki bölümünde olduğu gibi minimalist yapı biraz gözardı edilmiş.
10) Bjorn Borkenkafer - Doğrudan özüne giriyor. Güçlü vuruşlar çok etkileyici. Sonra bu hareketli yapıya biraz tezat olarak tiz ve hafif romantik bir melodi geliyor.
12) Der Hecht Im Karpfenteich - Albümde ilk defa minimalist bir başlangıçla karşı karşıyayız. Vuruşların yapısı biraz Sascha Funke'nin Quarks'ın Allein adlı parçasına yaptığı düzenlemeyi andırıyor. Uzaysı bir melodi yine girip çıkıyor. Ancak çalışmanın geneli değişken ve çok güzel düzenlenmiş.
14) Die Rotbauchunken Vom Tegernsee - Tek kelimeyle inanılmaz bir çalışma. Tüm gücüyle başlıyor ve sonuna kadar da sizi esir alıyor. Ses kesiti kullanımı etkileyici düzeyde.
16) Gasthof "Zum Satten Bass" - Teknoya daha yakın bir çizgide başlıyor. Keskin vuruşlar ve synth melodisi karşımıza çıkıyor. Vuruşlar aksak olsa Anthony Rother'a iyice yaklaşabilirdi. Dominik'ten görmeye alışmadığımız türden bir çalışma.
18) Der Buchdrucker - Aksak vuruşlarla giriyor. Vuruşlar girişin ardından düzene giriyor. Bunu yoğun ses kesitleri takip ediyor. Bir buçuk dakikadan sonra ilk melodi kendini belli ediyor. Bundan sonra da çalışma kendini topluyor.
20) Harzer Roller - Düzenli vuruşlarla girişten sonra minimalist bir altmelodi giriyor. Üst melodi geldiğinde ise minimalizmin tepesine ulaşıyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder