31.3.08

Bryan Adams - 11 (Polydor, 2008)

Kanada'nın bugüne kadar bize sunduğu en büyük başarılardan biri Bryan Adams ama Kanada denildiğinde adı ilk akla gelenlerden değildir nedense. Ömrü hayatına birçok güzellik sığdıran bu adam birçok parçasıyla da unutulmazlar arasına girdi. "Everything I Do, I do It For You" hala Ingiltere single'lar listesinde 16 haftalık inanılmaz bir rekora sahip. Kanada'da aldığı iki onur ödülü için de tebrik etmek gerekir kendilerini. Her şey bir yana adam 50 milyondan fazla albüm satmış bugüne kadar. Sayayım hatırlanır, "Please Forgive Me", "Summer Of 69", "Have You Ever Really Loved A Woman", "When You Love Someone", "18 Till I Die", "Let's Make A Night To Remember", "Run To You", "I'm Ready" ve "The Only Thing That Looks Good On Me Is You". Bunlar şimdi aklıma gelenler. Vardır daha.

Bana göre Bon Jovi'nin Kanada şubesidir kendileri ancak 2000 yılından itibaren Bon Jovi'den çok daha sağlam bir duruş sergilemiştir, bu yüzden de daha bir sevmekteyim kendilerini. Aslında tarz olarak değil de vokali açısından Chris Rea'ye de benziyor. Ama tarz farklı işte.

Bryan Adams'ın her zaman Rock'ın bir tını yumuşağında ilerleyen tarzı kitlelere uygun olduğundan her çeşit seveni de bulunuyor. Özellikle yazdığı sözlerle dikkat çekiyor. Kaç parçası vardır ki sözlerini ezbere biliyorum, sayısını hatırlayamadım. Bir Robin Hood filmini Bryan Adams'ın parçası olmadan düşünemiyorum bile artık.

Albüm Bryan Adams'ın 11. albümü ve albümün adı da buradan geliyor. Eski albümlerle benzer yapılar değişmeden devam ediyor. Bazı noktalarda hafifçe giren Folk tınıları, geneldeki yumuşak başlı Rock yapısı ve piyanoyu buna destek olarak etkili kullanımı her parçasını dinlenebilir kılıyor. Göze batan bir eğretilik yok. Bryan Adams'ın zayıf parçaları sadece akılda kalmayabiliyor. Gerisi zaten etkisini fazlasıyla hissettiriyor.

Albümden çıkan ilk single "I Thought I'd Seen Everything" oldu ve gerçekten de albümde bu önceliği hakediyor. Ama hemen arkasından "I Ain't Losin' The Fight", "We Found What We Were Looking For", "Broken Wings", "She's Got A Way" diye devam eder Single'lar gibime geliyor.

Albümde aklımda kalmayacak neler var dersek "Oxygen" ve birçok parçaya fazlasıyla benzeten "Mysterious Ways" var. Bunların haricinde albüm gayet güzel. Bunlar da sıkmıyor ama nitelikli değiller, o kadar.

Son olarak da sözüm Ahmet San'a. Bu adam 1992'deki konserinden sonra tekrar gelmek istediğini sana iletiyor, sen de olumsuz yanıt veriyorsun. Parçalarlar adamı ona göre. Hemen git af dile, getir Kuruçeşme'ye, özlem giderelim 16 yıldan sonra.

MP3: Bryan Adams - I Thought I'd Seen Everything
MP3: Bryan Adams - I Ain't Losin' The Fight

Bryan Adams'ın resmi sitesi
Bryan Adams @ MySpace
Albümü satın almak için
Not: Universal albümü yakında Türkiye'ye de getirir.

29.3.08

Kaki King - Dreaming Of Revenge (Velour, 2008)

Genç gitaristler arasından başarısıyla ve potansiyeliyle sıyrılan bir isim Kaki King. Üstelik bunlar arasındaki tek bayan da o. Böyle güzel bir referanstan sonra devam edelim hanfendinin yeni albümüyle.

Gitarı çok farklı tarzlarda çalabiliyor kendileri. Bunu da albümde etkili biçimde göstermiş bizlere uygulamalı cinsinden. Önce bir Akustik/Flamenkovari tarzıyla başladıktan sonra Folk'a, oradan Rock'a uzaniyor Katherine Elizabeth King.

Albümde gitarla eşnizamda farklı müzikal türler var. Hatta daha da fazla var. Senfonik Akustik Rock'a kadar uzanmış kendileri albüm içinde. Dikkat çeken nokta müzikal zenginlik. Ancak bir düzene rastlamak pek mümkün değil. Zaman içerisinde çeşitli esinlenmeler sonucu yazdığı parçaları toplamış doğrudan. Bu bakımdan türler açısından biraz karışık ama Katherine'in son 1 yılına ışık tutan bir görüntü çiziyorlar.

Gitarın etkili biçimde çalınması tüm albümü olumlu şekilde etkiliyor. Rahatça dinleniyor albüm ve alınan zevk de cabası diyebilirim. Katherine ilginç parça isimleriyle de dikkat çekiyor ayrıca. Örnek olarak "Can Anyone Who Has Heard This Music Really Be A Bad Person?"'ı verebilirim. Başka söze de gerek yok. Aslında eski albümlerindeki parçalarında söz de yok pek kendisinin. Bu sebeple mesajı parça isminde vermeye alışmış da olabilir. Bu albümde ise söz bir hayli parçada var.

Denemeye değer bir genç yeteneğin dinlenmesi gereken 4. albümü bu.

MP3: Kaki King - Bone Chaos In The Castle
MP3: Kaki King - Air And Kilometers

Kaki King'in resmi sitesi
Kaki King @ MySpace
Albümü satın almak için

26.3.08

UNKLE - More Stories (Traffic Inc., 2008)

UNKLE hakkında artık pek bahsetmeye gerek duymuyorum. Zaman içinde bunca değişiklik geçirmesine rağmen dimdik ayakta duran bir grup. Ancak artık yolun sonuna geldik gibi görünüyor. En son Richard File da yollarını ayırdı ve James Lavelle tamamen yalnız kaldı grupta. Sadece "More Stories"'in kotarılmasına Pablo Clements'in yardımı oldu o kadar.

Lavelle'e bu albümde Queens Of The Stone Age'in uzun zamandır prodüktörlüğünü yapan Chris Goss eşlik etti. Elbette Lavelle'in aklındaki tarza uygun olması açısından bu seçimi de doğal karşılamak lazım. Albümde de karşılığını güzel oranda aldığı da ortada.

Albümdeki parçalar "War Stories" albümü sırasında yapılmış olan çalışmalar ve içlerinden 5 tanesi vizyona girecek olan "Odyssey In Rome" filminin müzikleri olarak karşımıza çıkacak. Zaten bu 5 parça dinlenildiğinde müzikal açıdan farklı da ortada.

"Heaven" parçasıyla ortaya çıkan Pink Floyd esintisi "Tumstyle Blues (Autolux) (Surrender Sounds Sessions #4)"'da Pink Floyd'dan sample alınmasıyla tavana vuruyor adeta. Ancak 2. parçanın açılışının gayet "Depeche Mode"vari endüstriyel bir havaya sahip olduğunu da eklemek gerekiyor. Benzeri bir başlangıç "Blade In The Back"'te var ki burada da doğrudan Depeche Mode sample'ı var.

Ayrıca karşımıza "Burn My Shadow"'un 2 düzenlemesi (Biri Radio Slave'e ait) ve "Hold My Hand"'in bir düzenlemesi de çıkıyor. Albümün genelinde bu son 3 düzenleme elektroniğin ağırlığı sebebiyle farklı duruyor ancak kalite bakımından hiçbir sorun yaratmıyor. Sonuçta bir bakıma toplama olduğu düşünüldüğünde belirli bir temaya bağlı kalınsaymış hissi doğursa da UNKLE'dan beklentileri gayet karşılıyor genelinde. Bu da bana fazlasıyla yeter. Bu arada albüm limitli olarak 3.000 adet basıldı. Bulduğunuz yerde alın derim.

MP3: UNKLE - Heaven
MP3: UNKLE - Burn My Shadow (Radio Slave Remix)

UNKLE'ın resmi sitesi
UNKLE @ MySpace
Albümün incelediğim Japonya versiyonunu İnternetten satın alma imkanı kalmadığından buyrun biraz farklı içerikli ve yine Limitli Avustralya versiyonu

24.3.08

Cat Power - Jukebox (Matador, 2008)

Cat Power 8. albümünü çıkarmış olan Chan Marshall, hatrı sayılır bir Pop, Caz ve Folk vokalisti. Aslen eğitimi Free Jazz ağırlıklı ancak daha sonra kendisini birçok türe adapte edebilerek yeteneğini ortaya koymuş.

Tarz olarak her zaman sadenin peşinde koşan bir havası var. Daha önceki albümlerin çoğunda söz ve müziği kendisi yazdığından albümdeki genel yapının ona ait olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu noktada piyano, akustik gitar ve güzel bir vokalin çeşitli müzik türleriyle karşımıza çıkması diyebiliriz aslında kısaca.

Cat Power 8. albümü Jukebox'ı yayınladığında büyük bir ilgiyle karşılaştı. Albüm aslında biraz daha tematik bir çalışma çünkü albümdeki parçaların 2 tanesi hariç hepsi cover. Bob Dylan, Billy Holliday, Janis Joplin, Frank Sinatra/Liza Minelli ve James Brown'un parçalarını yorumlamış Chan Marshall.

Elbette konu böyle sanatçıların parçalarını yorumlamaya geldiğinde ortada şüpheli bir durum oluyor. Ancak daha ilk parça New York, New York'u dinlediğimde karşımda çok başarılı yorumlamaları bulacağımdan emindim. Gerçekten ilgi çekici bir yapıyla karşımıza çıkmış. Yorumlamalar sadece vokal bazlı değil. O klasik parça gitmiş, yerine çok güzel bir caz yorumu gelmiş. Arkasından gelen bir Blues klasiği "Ramblin Woman" da benzeri bir kadere kurban gitmiş. Böyle kadere de can kurban tabii.

Albümün genelinde çok güzel caz ve folk yorumlamaları var. Gerçekten Chan Marshall'ın sesine ve yorumuna hayran kalmamak elde değil. Parçalar o denli farklı yorumlanmış ki dinlerken sözler bir yerden tanıdık geliyor ama parçaların bu halinden çıkarmanın ihtimali çok düşük. Gerçekten güzel bir çalışma olmuş neticesinde.

MP3: Cat Power - New York, New York
MP3: Cat Power - Aretha, Sing For Me

Cat Power'ın resmi sitesi
Cat Power @ MySpace
Albümü satın almak için

22.3.08

One Night Only - Started A Fire (Mercury, 2008)

Yeni gruplardan ve sanatçılardan bir hayli bahsettik bu ara. Şimdi de Yorkshire'den gelen bir grup var, One Night Only. İlk albümlerini geçtiğimiz ay çıkardı bu 5 genç. Gençleri başıboş bırakmaya da gelmez, inceleyelim hemen.

Grup vakti zamanında Blink 182'nin parçalarını barlarda çalarak bugüne gelmişler. Albümü dinlemeden bunu okuduktan sonra inceden bir tırstım. Neyse o dönemi aşmışlar. Amerikan liselerine yönelik yeterince müzik var. Sağolsun Bon Jovi ve Kaiser Chiefs onları albümsüz bırakmıyor.

Blink 182 etkisi geçmiş olabilir ama etkisi olan başka gruplar var. Bunların başında da The Editors geliyor herhalde. Albümde özellikle baterinin etkisi çok yüksek ve insanın dikkatini çeken melodiler var. Gitarla ve piyanoyla birleştiğinde güzel bir hava yakalıyorlar. Yine de umarım The Kooks ve Arctic Monkeys'e verilen gazın benzeri onlara verilmez de sakin adımlarla ilerlerler.

Grup Indie Rock ve Indie Pop sınırlarında takılıyor. E zaten günümüzde bundan doğalı yok açıkçası. Ama enerjik havaları avantaj. Bu havayı da çok güzel yakalıyorlar. Albümün başındaki "Just For Tonight"'tan itibaren heyecan hezeyanıyla ilerliyorlar. Bu 6. parça "Time"'a kadar devam ediyor. "Time"'ı ise açıkçası bu noktadan sonra biraz yadırgadım. Genel olarak parça sözleriyle veya müziğiyle pek beni sarmadı. Hatta tahminen 2 cümleden oluşan sözleri hiç sarmadı diyebilirim. Bir de o ana kadar bateride büyük işler yapan Sam Ford nedense bu sefer sınıfta kalmış.

2008'de ön plana çıkarılacak yeni gruplardan biri kesinlikle. Albümde 2-3 parça dışında gayet güzel çalışmalar var, hatta bunlardan birkaçı melodilerin dikkat çekiciliği nedeniyle bir hayli dönebilir radyolarda. "Sweet Sugar" favorilerimden biri bu konuda. Gelecek vaadeden bu gruba dikkat etmek gerekir. Hayırlı Indie'ler.

MP3: One Night Only - Just For Tonight
MP3: One Night Only - Sweet Sugar

One Night Only'nin resmi sitesi
One Night Only @ MySpace
Albümü satın almak için

18.3.08

Meat Beat Manifesto - Autoimmune (Planet Mu, 2008)

Meat Beat Manifesto veya gerçek adıyla Jack Dangers elektronik müziğin yenilikçi kanadında yıllardır önemli isimlerden biri olarak görevini yerine getiriyor. Kendi projesi MBM haricinde Underworld, Orbital ve NIN çalışmalarında birebir yer almasının haricinde Public Enemy, The Bee Gees, Depeche Mode ve David Bowie'ye yaptığı düzenlemelerle de birçok noktada karşımıza çıktı.

MBM elektronik müzik sevenlerin 90'larda tanıdığı bir isimdi. Matrix serisinin ilk filminde "Prime Audio Soup" adlı parçasına yer verilince çok daha fazla hayranı oldu.

MBM 2007 yılında yeni bir albüm çıkaracağını açıkladı. Söylediği üzere 2 Diskten oluşacak bu albüm bir türlü gelmedi, gelemedi. En sonunda bu yılın Ocak ayında yeni albümüne hazırlanmamız emri geldi, biz de hazırolda bekleyedurduk.

Big Beat ve Dub'ın birleştiği noktada yer alıyor Autoimmune. Albüm çok güçlü. Her ne kadar ritm hızlı olmasa da her parçadaki baslar öylesine yerleştirilmişki hissetmemek imkansız. Albümde Dubstep, DnB, Big Beat, Hip Hop, IDM ve Ambient Techno gibi türler var zaman zaman tek başına, zaman zaman koalisyon halinde.

Albüm genel olarak bir İngiliz albümü olmuş. İngiltere'de beğenileceğinden, Avrupa genelinde ise tam anlamıyla taşların yerine oturmayacağından eminim. Ama müzikal açıdan çok zekice kotarılmış birçok çalışma var. MBM'i önceden dinleyenler için ise değişen hiçbir şey yok neredeyse. Hani yukarıda saydığım türler arasında en yenisi Dubstep görünüyor ve zaten kendisi 90'larda bu türün temellerine emek vermiş biri. Sonuç olarak MBM furyası aynen devam ediyor.

Elektronik müziğin bu özgün ismini tekrar aynı güzellikte dinlemek bir şans. "I Hold The Mic", "Hellfire", "Solid Waste", "Lonely Soldier" gibi parçalar albümü mutlaka dinlenilesi kılıyor.

MP3: Meat Beat Manifesto - I Hold The Mic!
MP3: Meat Beat Manifesto - Hellfire

MBM'in resmi sitesi
MBM @ MySpace
Albümü önceden sipariş etmek için

16.3.08

MySpace'in Incileri 3 - Oh!Custer

MySpace'ten inciler gelmeye devam ediyor. Açıkçası çok fazla zaman ayıramadığımdan yetişemiyorum desem yeridir ama yakında biraz daha rahatlarım gibime geliyor (Yalana bak). Neyse kısa süre içinde 2 Türk grup da burada yerini alacak.

Oh!Custer İsveç kökenli bir ikili. Aslında grup kurmaya karar verdiklerinde arkadaşları tarafından tiye alınan, sizin yaptığınız müzik dinlenmez diye dalga geçilen ikili daha sonra çalışmalarını ortaya koydukça beğeni kazanmışlar.

Grup Shoegaze ve Indie Pop karışımı bir havada. Parçalar, melodiler ve sözler güzel ancak vokalin pek yerine oturmadığını söylemek gerek. Ancak bunda parçalardaki naif The Smiths havasının da etkisi var. Vokal müziğin arkasında kalıyor. Çok güçlü değil ve belki benim dikkatimi çeken nokta da bu oldu.

Bunun haricinde sözler güzel ve sade, akılda kalıcı. Özellikle "Post" adlı parçaları gerçekten takdire şayan. Mutlaka dinlenilesi bir çalışma. Bu arada grubun "States" adlı ilk albümü de çıktı. Henüz elime ulaşmadı ama onu da dinleyeceğim en kısa zamanda.

MP3: Oh!Custer - Post
MP3: Oh!Custer - Your Name

Oh!Custer @ MySpace
Albümü satın almak için bu maile (seriestworecords[At]gmail[Dot]com) Paypal'den 13 doları gönderiyorsunuz, geliyor.

14.3.08

Adele - 19 (XL, 2008)

Dünyamız her sene çıtır sanatçılarla bizleri kucaklıyor. Bunlardan 2008 de nasibini alıyor haliyle. Karşımızdaki Adele Laurie Blue Adkins veya kısaca Adele ise 2008'in en çok gelecek vaadeden sanatçısı olarak zaten bize sunulmuştu. Karşılığını verip veremeyeceğini albüm ziyadesiyle gösteriyor.

Sayın dinleyiciler karşımızda Adele, Amy Winehouse'un bir nebze iri kıyımı, uyuşturucusuzu (En azından şimdilik) ve 19 yaşındaki versiyonu. Neyse bu benzetmeden 19 yaşındaki bir hanfendinin vokaline ne kadar hakim olduğunu vurgulamış olalım. Wallis Bird'den sonra beni ciddi anlamda etkileyen 2. 19'luk oldu kendileri.

Albümde çok güzel dinlenen 12 parça var. Bunlardan "Hometown Glory" olanısı daha önce plak olarak yayınlanmış ve BBC tarafından yere göğe sığdırılamamıştı. Açıkçası albümde bu parçadan çok daha güzelleri var. BBC artık çıldırmıştır herhalde.

Akustik Rock, senfonik Rock, Folk Rock arasında gidip gelen leziz bir albüm. Tadını çıkarmak için gayet uygun dizilmiş tüm çalışmalar. Albümü açan "Daydreamer", aklıma Amy Winehouse benzerliğini getiren "Best For Last", arkasından gelen ve sözleriyle etkileyen "Chasing Pavements". Bunlar daha ilk üç parça ve albümün ne kadar güzel geldiğini gösteriyor.

Bu arada albümden ilk üç parçayı saydım diye gerisi önemsiz sanılmasın. Albüm benzer güzellikle devam ediyor. Gerçekten 2008'in en güzelleri arasında yer alabilecek endama sahip bir albüm. Mutlaka dinleyin ve tadını çıkarın derim. Hazır yaz da yaklaşıyor. Şöyle camı açıp esen serin bir rüzgar eşliğinde hayallere dalın bence.

MP3: Adele - Best For Last
MP3: Adele - Chasing Pavements

Adele @ MySpace
Albümü satın almak için şimdilik Amazon ama yakında sorun çıkmazsa Equinox Music'ten de alabilirsiniz

11.3.08

Benga & Coki - Night (Tempa, 2008)

Benga'nın yetenekleri hakkında burada kelama gerek yok. Skream'le birlikte Indigo'da pikapların başına geçtikleri, ısınma turlarını ise Tufan Demir'le attığımız gece bu seneki rekorumu kırdım ve saat 4'e kadar deli gibi tepindim. Muhteşem bir geceydi.

E bundan kelli şimdi Benga ve Coki'nin çıkardıkları Night adlı plağın düzenlemelerini içeren mini albümü inceleme zamanı geldi. Bu arada parça Benga'nın Mart ayının başında çıkaracağı, promo kopyalarını ise Şubat'ta dağıttığı (Mary Anne Hobbs'da 3-4 aydır var ya neyse) albümde de yer alıyor. Albümün adı ise "Diary Of An Afro Warrior". Onu da inceleyeceğim yakında.

Velhasıl gelelim mini albüme. Albümde "Night" adlı parçanın 5 versiyonu var. Birincisi radyo düzenlemesi. İkincisi ise orjinal çalışma. Bu ikisi yoğun anlamda benzer olduğundan değinmeye gerek yok. Zaten beni asıl heyecanlandıran gerisi.

Geeneus'un düzenlemesi iyice Dub modunda. Hani biraz daha şen şakrak "Hadi oturmaya mı geldik buraya" edasında bir düzenleme. Ama sakin tabii orjinaline göre. Digital Soundboy düzenlemesine geldiğimizde ise öz be öz Dubstep çıkıyor karşımıza. Biraz daha ağır kanlı ama her noktası yerinde bir çalışma. Çok başarılı bir düzenleme diyebilirim gönül rahatlığıyla. Sakin sakin insanı içine çekiyor ve hafif hafif sallandırıyor.

Amaaaaa... Son düzenlemeye geldiğimizde akan sular duruyor, sabah horozlar ötmeyi kesiyor, kar yağmayan Adana bile karlar altında kalıyor. DJ Zinc parçayı almış, üstadı olduğu DnB'e göre yorumlamış ve karşımıza inanılmaz bir çalışma çıkarmış. Bu kadar mı güzel olur, diyecek hiçbir sözüm yok. Ben ki bir parçayı arka arkaya 3-4 kereden fazla dinleyemem, dinlemeye başladığımdan beri o kadar çok tekrara soktum ki hesabını tutamıyorum. Dünya yıkılıyor sanki. DnB sevenler, sevmeyenler, DnB de ne diyenler, buyrun dinleyin. İngilizlerin dünyamıza bahşettiği bu güzel müzik tarzının en güzel örneklerinden birini tadın derim.

MP3: Benga & Coki - Night (Radio Edit)
MP3: Benga & Coki - Night (Zinc Remix)

Benga @ MySpace
Mini albümü satın almak için
Albümü satın almak için

9.3.08

Why? - Alopecia (Anticon, 2008)

2008 ilginç albümleriyle karşımıza çıkmaya başladı. Bana göre ziyadesiyle haksızlık yapılan bir 2007'den sonra umarım bu sene bu kadar tepki çekmez müzik dünyası.

Satış rakamlarının umarsızca düştüğü günümüzde büyük plak şirketleri garanti işlere yöneliyor. Ufaklar ise başarılı ve gelecek vaadeden özgün çalışmaları daha çok destekliyor. Bunlardan biri olarak Why? karşımıza çıkıyor.

Yoni Wolf'un dehasının üzerine konuşlanan grup türlerden bağımsız, hatta parçaların içinde birçok türe tecavüz ederek müzik yapıyorlar. Şu parçada o var bu var diye nitelemeye çalışsam 2-3 sayfa yazı çıkar herhalde o yüzden hiç girmeyeceğim. Arada Hip Hop'a giriyorlar, başka bir an Beck çalıyor sanıyorum, sonra dönüyor Indie'ye. Arada Folk da varmış. Beynimi döndüreceğime hiç uğraşmam daha iyi.

Albüm müzikal anlamda çok ama çok başarılı. Yılın geçtiğimiz 2 aylık bölümünde kulaklarımızı şenlendiren çalışmalardan. Vokal olarak zaman zaman çocuksu bir nidayla geliyor şarkılar karşımıza. Ancak aksan ve yorum sebebiyle çok akılda kalıcı.

Albümde "Good Friday", "These Few Presidents" ve "The Hollows" açılışı yaptıktan sonra zaten doğrudan içine gömülüyorsunuz müzikal zenginliğin. Bir süredir gerek evde gerek yollarda zevkle dinliyorum albümü ve tamamı bitmeden de bırakamıyorum. Mutlaka dinlenesi bir albüm olarak bir kenara not edin ve edinin.

MP3: Why? - Good Friday
MP3: Why? - The Hollows

Why? @ MySpace
Albümü satın almak için

6.3.08

Lenny Kravitz - It Is Time For A Love Revolution (Virgin, 2008)

Bu yıl kesinlikle birkaç kişinin çıkış ya da yeniden diriliş yılı olacak tabiri caizse. Adaylar var elbette ama bunlar arasında yerini kesinleştiren bir isim var, o da Lenny Kravitz.

Hani niye diğerleri değil de bu adam. Öncelikle yaptığı müziğin enerjik açıdan insanlara etkisi yönünden incelediğimizde doğrudan geniş kitleleri güzel bir Rock kombinasyonuyla içine alıyor. 2.si adam benden yakışıklı. Sonuncusu ve en önemlisi de güzel bir albüm yapmış ve dünyayı köşe bucak turluyor.

Lenny Kravitz’in yeni albümüne geçmeden önce konserlerinden bahsetmek gerekiyor hazır bu sene cüzdanlar ve bütçeler açısından cehennem gibi geçecek Temmuz ayında o da geleceği için. Ciddi anlamda mutlaka seyredilmesi gereken performanslardan birini ortaya koyuyor paşamız. Zaten ortalığı yıkan parçaları müzik hayatı boyunca bol bol icra etmiş bir isim olarak insanları peşinden apayrı bir dünyaya sürüklemesi hiç de zor olmuyor.

Gelelim albüme. Doğrudan ilk 2 albümündeki ulvi enerjiyle başlıyor albüm. Bu sene konserlerde hep bir ağızdan söylenecek yeni parçası “Love Revolution”. Arkasından nefes almadan “Bring It On”. Ben müzikal açıdan daha çok beğendim bunu. İçinde hafif Hindu ezgileri de var gitarla verilen. Bana mı öyle geldi bilmiyorum ama.

Albümde eğlence Euro/Dolar paritesi gibi arada hafif dinginleşse de sonuçta sürekli yükseliyor. Hareketlilerden “Love Love Love”, deneysel caz montesi “Will You Marry Me”, Funk “Dancin’ Till Dawn”, dinginlerden ise “If You Want It”, “I Love The Rain” kulağımda doğrudan kalanlar. Arada “I’ll Be Waiting” ve “A Long And Sad Goodbye” gibi hafif kalan parçalar da var ne yazıkki. Ama olsun. Geneline baktığımızda ziyadesiyle dolduruyor. Tek yadırgadığım nokta albümün orta bölümünde çok fazla yavaşlaması albümün. Bence bu ara biraz fazla tutulmuş.

Dinlenesi, edinilesi bir albüm. Neticesinde de konserine gidilesi bir efsane. Kendisini Rock Werchter’de izleyecek olmama rağmen paşa paşa Kuruçeşme’de boğaza nazır ayrıca izleyeceğim. Bugüne kadar izleyememiş olmamın acısını çıkaracağım. Aynısını tavsiye ederim.

MP3: Lenny Kravitz – Love Revolution
MP3: Lenny Kravitz – If You Want It

Lenny Kravitz’in resmi sitesi
Lenny Kravitz @ MySpace
Albümü satın almak için

4.3.08

Clark - Turning Dragon (Warp, 2008)

Clark daha önce "Body Riddle" albümüyle bu sayfalara konu olmuştu. Christopher Stephen Clark 2006'dan beri boş durmayıp yeni çalışmalara imza attığının haberleri bize ulaşıyordu. Şimdi de albümüyle karşımıza geldi, kulaklarımızı yine şenlendirdi.

Clark albümde eski IDM ve Abstrakt Electro karışımı tarzından bir adım uzaklaşıp daha çok IDM ve Techno'ya ağırlık vermiş. Hem de ne ağırlık. "Volcan Veins" parçasını dinledikten sonra aklım bir anda 1990'larda Techno'nun dünyanın en tepesinde olduğu o döneme gitti. Fuse'da bu parçayı özellikle de Dave Clarke'ın elinden dinlemek ne güzel olurdu anlatamam. "Truncation Horn"'a geldiğimizde doğrudan IDM'in Techno'yla devinimi dinliyoruz. "For Wolves Crew" ise bunun zevk açısından tavana vurduğu bir noktada.

Albümde ciddi anlamda çok başarılı çalışmalar var. Kesin olan şey Clark'ın her çalışma üzerinde büyük emek sarfettiği. Her ne kadar Techno birçok insana basit bir ritm kurgusu gibi gelse de basitliği en uygun kompozisyonla sunarak dinlenebilir hale getirmek zaten asıl işin içindeki maharet. Clark da Techno'yu IDM'le harmanladığı çalışmalarında tam anlamıyla bunu yapmış.

Yılın alternatif çalışmaları arasında kesinlikle yer edinecek bir albüm. Warp'ın son dönemde üst üste çok kaliteli albümleri çıkarması ise ayrı bir dikkat çeken nokta. Bu kadar başarılı atıştan sonra kalbimizdeki nacizane yerini daha da sağlamlaştırıyor.

MP3: Clark - Volcan Veins
MP3: Clark - Truncation Horn

Clark'ın resmi sitesi
Clark @ MySpace
Albümü satın almak için