Atlantic etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Atlantic etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4.5.08

Gnarls Barkley - The Odd Couple (Atlantic, 2008)

"St.Elsewhere" ile ortalığı kasıp kavuran bir ikili geliyor şimdi, Danger Mouse ve Cee-Lo, yani Gnarls Barkley. Gospel vokali kültüründe yetişmiş Cee-Lo'nun vokalinin üzerine Danger Mouse'un oturttuğu müzikal bakış açısı özellikle "Crazy" adlı parçayla herkesin dilinde dolaşıyordu. Ama inanılmaz bir çıkış albümünden sonra olacaklardan yine onlar sorumluydu. Sorumluluk bilinçleri de yüksekmiş, bunu öğrendik "The Odd Couple" sayesinde.

İkili her ne kadar Pop'a yakın görünüyorsa da bir o kadar uzaklar. Gospel vokali, Rap ve old skool Trip Hop birleşimi bir müzikal yapıları var. Ama genele de uygun geliyor ilginç olarak. Albümde de bunu sonuna kadar kullanmışlar. "Charity Case" ile başlayan ve 70'lerin Funk dönemini hatırlatan hava albüme doğrudan ısındırıyor. Arkasından "Portishead" ile birlikte yapılmış izlenimi veren ve hayran kaldığım "Who's Gonna Save My Soul" var ve burada Cee-Lo vokali tavan yapıyor. "Going On"'a geldiğimizde işte bu karmaşık müzik yapısının popüler kültüre teğet geçtiği noktaya geliyoruz. Eğlence de eğlence.

Bunların yanında albümde "Would-Be Killer", "Surprise" ve "Blind Mary" gibi yine güzel çalışmaların aksine "Open Book" ve "Whatever" ciddi olarak sırıtan bir halde. Ama albümün genelinde güzel müzik ve çok güzel parçalar var. Bence kaçırılmaması gerekiyor. Müzikal açıdan doyurucu, yetenek açısından ise üst düzeyde. Rock Werchter'de kendilerini Neil Young'la aldatacağım için de şimdiden özür dilerim.

MP3: Gnarls Barkley - Charity Case
MP3: Gnarls Barkley - Who's Gonna Save My Soul

Gnarls Barkley'in resmi sitesi
Gnarls Barkley @ MySpace
Albümü satın almak için

16.4.08

Louis XIV - Slick Dogs And Ponies (Atlantic, 2008)

"The Best Little Secrets Are Kept" adlı çıkış albümleriyle ilgi toplayan Louis XIV, yeni albümüyle karşımıza çıktı. Bir önceki albümünün kapağının tartışmasız daha güzel olduğunu söylemem gerekiyor önce unutmadan.

Grup San Diego kökenli ve Post-Punk Rock türünde eserlerini icra ediyorlar. Bu muhterem gençler ilk albümlerinde ziyadesiyle müreffeh bir çizgi yakaladılar ve insanları sükutu hayale uğratmadan yahşi bir iş başardılar. Arapça dil dersi bitti.

Grup yeni albümleriyle girdikleri yoldan güzel bir şekilde devam etmiş. Albüm bütün olarak çok bir anlam ifade etmiyor türün yapısı gereği ancak parçalara ayrı ayrı baktığınızda takdirle dinliyorsunuz.

Elektronik gelişimden güzelce faydalanmış has Post-Punk "Guilt By Association"'la açılan albüm daha en baştan güzel sinyaller veriyor. Geneline baktığımızda da beğenmediğim pek çalışma yok. Post-Punk dışına uzanan 3 çalışma var, "Air Traffic Control", "Tina" ve "Stalker". Aslına bakılırsa parçaları kendi içlerinde çok beğendim. Ama albüme tam oturmamış olabilirler. Ben mesul değilim nasılsa.

Sonuçta dinlemesi bana çok zevk verdi. Özellikle de ilk albümüyle belirli bir başarı yakalamış bir grubun bunu devam ettirebilmesi güzel. Gelecek açısından listemize bir tane daha grup ekleyebiliriz artık.

MP3: Louis XIV - Guilt By Association
MP3: Louis XIV - Tina

Louis XIV'nin resmi sitesi
Louis XIV @ MySpace
Albümü satın almak için

22.11.07

Seal - System (Warner/Atlantic/Elektra, 2007)

Dünyanın en güzel kadınlarından biriyle evli olan ancak erkeklere gayet çirkin gelen 2 adamdan biri Seal (Seal Henry Olusegun Olumide Adeola Samuel) (Peh peh isme bak, Türkiye'de 10 kişiye isim çıkar bundan). Diğer zibidi de Christian Karembeu. Ama bize ne? Heidi Klum diye düşününce insan öyle diyemiyor. Yine de müzikal açıdan bugüne kadar bize verdiği mutluluklar sebebiyle Seal'i ayrı kefeye koyalım. Karembeu'nun oyunculuğunu da sevmezdim zaten. Onun kaçarı yok.

Seal denildiğinde ilk akla gelen parçaların başında "Kiss From A Rose" geliyor. Heidi Klum da bu parçaya düşmüş herhalde. Amma taktım. Neyse.

Baştan dürüstçe söyleyeyim. Seal'in öyle hayranı falan değilim. Evet gerçekten çok güzel parçalara ve yorumlamalara imza attı ama öyle takipçisi falan olmadım. Yine de "System" albümünün ilk solo albümü benzeri olacağını açıkladığında merak ettim.

Albüm kesinlikle Soul dünyasından biraz daha dans dünyasına geri dönüşünü işaret ediyor. Elbette hala Soul var gerek parça yapılarında gerek sirayet ettiği Seal'in vokalinde. Ancak özünde zamanının Lighthouse Family benzeri bir yaklaşım var. O grubu ve çalışmalarını çok sevdiğimden albüme ısındım.

Albümde 10 yeni parçanın yanında albümdeki "Amazing" adlı parçanın This White Duke düzenlemesi de yer alıyor. Kesinlikle orjinal albüm versiyonuna 10 basar. Albümün bütünlüğüne bile daha çok uyuyor.

Parçaların yapısı genel olarak basit ve rahatsız etmeyen bir vuruş yapısının üzerinde dingin bir melodiyle geliyor. Düzenlemeleri ya Tech House'a geçecek ya da Deep House'a dönecek gibi görünüyor. Tabii biri coşup tamamen parça yapısıyla oynamazsa.

"Wedding Day" ve "Immaculate" elektroniğin yoğunlaştığı Trip Hop yapısıyla farklılaşıyor albümde. "Rolling" ise akustik havasıyla ve elektroniğe kaymayan yapısıyla bir "Kiss From A Rose" denemesi ilk albümde olduğu gibi. Resmen teorik açıdan kopyalama yapmış.

Albüm istisnalar haricinde aynı yapıda başlıyor ve bitiyor. Seal'in o güzel ve sisli vokaliyle parçalar güzel bütünleşiyor. Lighthouse Family yokken iyi bir alternatif olarak dinlenebilir.

Seal - Amazing (Thin White Duke Edit)
Seal - Immaculate

Seal'in resmi sitesi
Albümü satın almak için

26.10.06

George Carlin - Life Is Worth Losing (Atlantic, 2006)

Elbette George Carlin'i bilenler için bunun normal bir albüm kritiği olmadığı ortada. George Carlin Amerika'nın en ünlü stand up komedyeni. Muhteşem bir espiri kabiliyeti, inanılmaz derecede eğlenceli düzenlenen şovlar.

George Carlin 1937 doğumlu ve bu sene sahnedeki 50. yılını yine sahnede kutladı. 2004 yılından beri alkolle ve ağrıkesicilere olan bağımlılığı ile savaşıyordu ve 2005'te bu savaşı da kazanında yeni turnesine başladı.

George Carlin'in en önemli özelliği tabu denilen her şeyi çok rahat ve sertçe eleştirebilmesi, eleştirirken de izleyicileri gülmekten ağlatması. En çok da din, iş dünyası, politikacılar ve beyaz Amerikalılar bu eleştiriden paylarını alıyorlar.

Politik açıdan sola daha yakın, dini yönden tertemiz bir ateist, kapilatizme karşı, her türlü aptallıktan nefret eden komik bir adam. Bundan daha iyisi olamaz herhalde.

Bu albüm ise onun son şov turundan birine ait bir kayıt. Şov 5 Kasım 2005 yılında gerçekleşmiş ve albüm olarak 10 Ocak 2006'da yayınlanmış. Aslında albümün adı "I Like It When A Lot Of People Die" olacakmış ancak şov kayda alındıktan hemen sonra Katrina kasırgası olduğu için isim değişikliğine gidilmiş.

Şovda George Carlin'in "modern" insanlarla, kelimelerle, intihar eden insanlarla, katillerle, aptal Amerikalıkarla, insanların garip davranışlarıyla, politikacılarla, televizyoncularla, aptal masturbasyoncularla ve doğal afetlerle kelime yerindeyse dalga geçiyor.

İmkanı olanlar için mutlaka canlı seyredilmesi gereken, imkanı olmayanlar için ise DVD ve CD'leri ile yetinilmesi gereken yaşayan bir komedi efsanesi. Ayrıca Richard Pryor'dan sonra gelmiş geçmiş en ünlü komedyen seçilmiştir kendisi. Gelmiş geçmiş en başarılı 100 komedyen listesi

Albümün parça listesi:

1) A Modern Man
2) Three Little Words
3) The Suicide Guy
4) Extreme Human Behavior
5) The All-Suicide TV Channel
6) Dumb Americans
7) Pyramid Of The Hopeless
8) Autoerotic Asphyxia
9) Posthumous Female Transplants
10) Yeast Infection
11) Coast-To-Coast Emergency

http://www.georgecarlin.com
http://en.wikipedia.org/wiki/George_Carlin