23.9.07

Proodos Özel ... (5) - Ratatat Röportajı

Türkiye'de Radar Live etkinlikleri kapsamında Maximo Park ile bir konser veren, Classics ve Mixtape (Remixes) Vol II albümleriyle de bu sayfalarda yer bulan Ratatat'ın üyesi Evan ile blog için özel bir röportaj yaptım. Umarım ilgi çeker. Açıkçası fazla tepki veren bir millet olmadığımızdan röportajların burada yer almasından memnun musunuz bilemediğimden ben aynen devam ediyorum. Yakında sürpriz isimler de röportaj serisine katılacak.

SG - Skidmore Üniversitesinden yakın arkadaş olmanıza rağmen birlikte çalışmaya başlamanız bir hayli geç oldu. Yeniden buluşmanız nasıl oldu biraz anlatır mısın?

Evan - Skidmore'u bitirdikten sonra ikimiz de yaklaşık 1 yıl içerisinde kendimizi New York'ta bulduk. Bir gün metroda karşılaştık ve bir grup kurup müzik yapalım diye kararlaştırdık. İlk başta eğlenceli bir dans şarkısı yaptık ve o kadar çok zevk alınca bu işe devam edelim diye düşündük. Zamanla daha çok çalışma yaptık. Aslında yakın arkadaş olmamız bize ayrı problemler yarattı. Bu kadar zaman birlikte çalışınca ve sürekli beraber olduğunda problem çıkıyor. Ikimiz de müziğe çok önem veriyoruz ve birbirimizi de iyi tanıdığımızdan farklılıklarımızın üstesinden bir şekilde geliyoruz.

SG - Kendi adınızı taşıyan albümünüzden sonra olumlu yorumlar aldınız. Bunu bekliyor muydunuz ve bu sizi nasıl etkiledi genel olarak?

Evan - Evet bekliyorduk, muhteşemdik demeyeceğim. Diyene de inanmam. Ne bekleyeceğimizi bilmiyorduk. İnanılmaz bir dönemdi. Kafamızda binlerce "acaba"lar vardı. Daha sonra yorumlar gelmeye başladı ve bir magazini açıp resmimizi görünce gülümsedim. Ama daha sonra konuşmalarımızın ne kadar çok değiştirildiğini ve hatta farklılaştırıldığını görünce çok soğudum.

Ama aynı zamanda müziğimiz konusunda çok güçlü duygularım var. Hak ettiği ilgiyi gördüğü için seviniyorum. Ama tabii bu ilgi müziğimize odaklanmak yerine kişisel olarak bize döndüğünde biraz garip geliyor. Tam tersi olması gerekir aslında.

SG - Parçalarınızda vokal kullanmıyorsunuz. Nadiren insan seslerini melodisel olarak ele alıyorsunuz. Bunun bir sebebi var mı?

Evan - Vokalli parçalar yapmak bizi hiç çekmiyor. Enstrümental müziğin daha girilmeyen çok yönü var. Bunlar dururken uğraşmak niye? Zaten ikimizin de söz yazmak gibi bir yeteneği pek yok. E seslerimizin de iyi olduğunu söyleyemem. Biz söyleyeceklerimizi enstrümanlarla iletmeyi tercih ediyoruz.

SG - Yanınızdan asla ayıramayacağınız müzik aleti var mı? Gitarınız veya bilgisayarınız mesela.

Evan - Aslında günden güne değişiyor. Bazen günlerce piyanomun başından kalkmayıp öylece çaldığım oluyor. Bunun yerini bazen klavye alıyor. Bazen elime gitarı alıp şöyle sakin bir yerde çalasım geliyor. Başka zamanlarda da vuruş yapıları üzerinde çalışıyorum. Karar veremedim şimdi. Yoruldum bak.

SG - Mixtape Vol 1 & 2’nin fikri nereden çıktı? Bu çalışmalarla ilgili hukuki bir probleminiz oldu mu?

Evan - İlk albümümüzün kaydını bitirdikten sonra Hip Hop düzenlemeleri üzerine çalışmaya başladım. O sırada albümün yayınlanmasını bekliyorduk. Bu düzenlemeler beni bir hayli içine çekti ve kendimi geliştirmek istedim. Daha sonra birlikte devam edip birkaç düzenleme yaptık. Daha sonra neden bunları da yayınlamayalım diye düşündük. Aslında hızlı gelişen bir çalışma. Özellikle de albüm hazırlamakla karşılaştırılınca. Çok daha az zaman alıyor. Hazır aklımızda böyle bir fikir varken bunu uygulamaya geçirmek istedik. Sadece eğlenmek için. Oldukça da ilgi gördü. Hukuki tarafına ise hiç girme.

SG - Hayran kaldığın son albüm hangisiydi ve seni neden etkiledi?

Evan - Lil Wayne’in "Drought 3" adlı albümünü bugün trende dinledim. Gerçekten etkilendim. Çok sakin, ayakları yere basan bir rapçi. Sözlerde de oldukça güçlü. Bu albüm gerçekten çok eğlenceli. Tavsiye ederim.

SG - Yeni bir albüm var mı yakın gelecekte?

Evan - Yeni albüm hakkında fikirsel altyapıyı hazırlamaya başladık. Bizim kayıt sürecimiz genellikle çok yavaş ve çileli oluyor. Ne kadar süreceğini söylemek gerçekten zor daha şimdiden. Fakat kafamızda birkaç fikir var ve çizeceğimiz yönler konusunda daha şimdiden heyecanlanmış durumdayız. Ağustos ayını yeni parçalar yazmakla geçireceğiz. Ondan sonrasını göreceğiz.

SG - Istanbul şehrini ve İstanbul'daki performansınızı nasıl buldun?

Evan - İstanbul'da çok iyi vakit geçirdik. Şu ana kadar gittiğim yerlerin hiçbirine benzemiyor. Aslında konserden ne bekleyeceğimizi hiç bilmiyorduk ama dinleyicilerden gelen tepkiye çok memnun olduk. İnsanlar çok sıcakkanlıydı ve ateşlilerdi. Bizim için evden bu kadar uzakta olmak ve hiç bilmediğimiz bir şehirde bu denli güzel karşılanmak inanılmz. İnsanların bizi bu kadar iyi bilmesine şaşırdık ve bundan onur duyduk.

SG - Şimdi de kişisel bir soru geliyor. "Loud Pipes" benim en favori parçam. Bu şarkı nasıl doğdu?

Evan - O bizim albüm hazırlıkları sırasında ilk yazdığımız parçalardan biri. Evimde yazmıştık. Önceleri vuruşlarla başladık ve daha sonra adım adım ondan sonrası geldi. Mike gitarı yazdı ve ilk anda muhteşem geldi. Orta bölümü bateride doğaçlama olarak doğdu. İkimiz de doğaçlama çalıştık orada. Piyano bölümü benden, gitar bölümü Mike'tan.

SG - Çok teşekkür ederim. Umarım İstanbul'da görüşürüz.

Evan - Mutlaka. Tekrar gelmeyi çok istiyoruz. Umarım seninle buluşup boğaza karşı bir Jack On The Rocks içeriz.

3 yorum:

claviceps dedi ki...

Röportaj için teşekkür etmek istedim. Ratatat seven arkadaşlarıma hemen tavsiye ettim siteyi. Güzel bir site olmuş elinize sağlık.

Cucurbitulae dedi ki...

Kısa olmuş, hevesleri kursakta bırakmış ama yine de elinize sağlık. Bir daha karşılaşırsanız kendilerini lafa tutun, daha çok şey öğrenin...

perplex dedi ki...

çok iyi