1968’de 21 yaşındayken başlayan ve 38 yıldır dur durak bilmeden süregelen bir profesyonel müzik hayatına sahip Klaus Schulze (KS). Geride bıraktığı 100’den fazla albüm ve elektronik müziğe katkıları sebebiyle çoktan efsaneler arasında yerini aldı.
Rock gruplarında baterist ve bas gitarist olarak başlayan amatör müzik yaşantısı daha sonra onu electronik rock gruplarında davulculuğa götürdü. Tangerine Dream ve Ash Ra Tempel gibi kült grupların kurucuları arasında olan KS daha sonra deneyselliye olan merakı sebebiyle 1971 yılında solo kariyerine başladı. 1972 yılında synthesizerla ilk tanışmasını yaptı ve bunu “Irrlicht” albümü izledi. Albüm Almanya’da büyük yankı uyandırdı ve KS ismi tek başına tanınmaya başladı.
1970’li yıllar boyunca “Blackdance”, “Timewind”, “Moondown”, “Mirage”, “X” gibi çok önemli albümlere imza atan KS, bu dönem içerisinde Far East Family band adı altında 2 adet albüm çıkardı. Bu albümlerde ise çalıştığı klavyeci daha sonra “Kitaro” adını alarak ününü tüm dünyaya duyurdu. KS 1970’lerin sonlarında kendi plak şirketi “IC”’yi kurdu ve albümlerini buradan çıkarmaya başladı. “Richard Wahnfried” takma adıyla ilk albümünü de 1979 yılında çıkaran KS deneyselliğe verdiği önem, çok enstrümanlı üretim tekniği ve zamanının ötesinde müzik arayışı sebebiyle bu dönemde Almanya’nın en önemli prodüktörleri arasında yerini aldı..
KS 1980’lerde de aynı hızla eser vermeye devam etti. Bu arada KS 3 filmin müziğini yaptı ve farklı bir alana da el atmış oldu. 1986 yılında hakkında bir kitap yazılan KS, Almanya’da o güne kadar yaptığı müzik çalışmaları sebebiyle çeşitli ödüller aldı.
1990’lara gelindiğinde ise KS artık Almanya’da yaşayan bir efsaneydi. 10 bin kişilik konserleri, bu konserlerde verdiği canlı performansları içeren albümler izledi. Bu performanslar arasında özellikle Köln katedralinde ve Royal Festival Hall’da (Sonradan Royal Albert Hall adını aldı) verdiği konserler büyük yankı uyandırdı. 1994 yılında “Totentag” operasını besteleyen KS, 1995’te elektronik müzik açısından bir devrim yaratan Robert Moog ve rock müziğin efsanesi Pink Floyd ile özel toplantılar yaptı.
1990’ların 2. yarısında yayınladığı 10’arlık albüm setleri Silver Edition, Historic Edition ve Jubilee Edition inanılmaz bir satış rakamına ulaştı ve piyasaya çıkan setler 1 ay gibi kısa bir sürede tükendi.
2000’lerin ilk yarısında da albüm ve konser çalışmalarına devam eden KS, 2005 yılında ciddi bir hastalığa yakalandı. Bundan sonra albüm çalışmalarına ara verdi ve hastalığının tedavi süreci başladı. 2006 yılının başından itibaren durumu çok iyiye giden KS, albüm çalışmalarına yeniden dönme kararı aldı. Bundan kısa bir süre sonra da Qwartz tarafından “Prix D”Honneur” ünvanına layık görüldü.
Klaus Schulze elektronik müziğe getirdiği deneysel ruh, bu ruhun ortaya çıkardığı yenilikler, üretkenliği ve hayata karşı kendine has alaycı tavrı sayesinde tüm dünyaca tanınan bir sanatçı olmayı başardı. Klaus Schulze her ne kadar bu ismi sevmese de günümüzde “Ambient” olarak adlandırılan müzik tarzının gelmiş geçmiş en önemli ismi olmayı başardı..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder